18 Şubat 2008 Pazartesi

YAŞASIN KAR YAĞDI!!!



Uzun zamandır blogumu yazmaya hem üşeniyordum hem de vakit bulamıyordum... Fakata geçen hafta Goddess Artemis arkadaşımın etkili yazısıyla kendime geldim ve üşenmekten vazgeçtim.. Teşekkür ederim arkadaşım bizi kör uykulardan uyandırıp yeniden yazmaya teşvik ettiğin için....
Önceki akşam başlayan kar yağışıyla birlikte içimde bir şeyler kıpırdanmaya başladı... Lapa lapa yağan "kar"ı görünce bu kadar sevineceğimi hiç düşünmemiştim... Uzun zaman oldu kar görmeyeli, kara dokunmayalı... Yere düşen her kar tanesiyle birlikte çocukluğumun bir parçası geldi gözlerimin önüne... Konya'da yaşadığımız 80'li 90'lı yıllara dönüverdim birden.. Dizimize kadar kar, okul tatil ve biz sokakta o meşhur mahalle arkadaşlarıyla kartopu savaşında, kardan adam yapma telaşında :)) ne güzel günlermiş diye geçirdim aklımdan... Perdemi açtım ve yağan karı çok uzun bir süre izledim.. Şimdi oturduğum şehir çocukluğumun şehrine uzaktan yakından benzemiyor. onu düşündüm... Ama yine de bu şehir de başka güzel oldu kar yağınca... Şimdi bu satırları yazarken iş yerimdeki odamdan dışarıya bakıyorum arada bir... Karşımda göz kamaştıran bir beyazlık, bir güzellik... Üniversite öğrencileri kartopu oynuyorlar :)) "koca adamlar... ne güzel içlerindeki çocuk ölmemiş" diyorum...
İçimdeki kıpırdanmalar acaba benim içimdeki o yaramaz çocuğun da zar zor olsa da yaşadığının bir göstergesi olabilir mi diye düşünüyorum... Evet içimdeki çocuk herşeyi bırakıp sokağa çıkıp karlarda yuvarlanmak istiyor, oraya buraya kartopu atmak, kardan adam yapmak için kar taşımak istiyor... Beynimdeki yetişkin onu durduruyor :(( daha yeni hastalıktan çıktın otur oturduğun yerde... olsun bir daha hasta olurum bir daha yatarım iyileşirim nasıl olsa diyor bir tarafım, diğeri yanıtlıyor: artık sorumlulukların var, hasta olup yatamazsın :((( doğru...
içimdeki çocuk ağlıyor... hatta can çekişiyor kimi zaman... o kadar katılaştım ki hayata karşı soluğumun kesildiğini hissediyorum bazen... duvarlar üstüme geliyor.. daralıyorum... polyanna da yardıma gelmiyor artık :(( çocukluk elden gitti gençlik de yavaş yavaş gidiyor... 30lara merdiven dayadığım şu günlerimde özlem duymaktan başka yaptığım nerdeyse hiçbir şey yok... aynaya bakmak gelmiyor içimden, saçımı taramak hatta mümkünse yerimden hiç kıpırdamamak... garip bir yalnızlık yaşıyorum kendi içimde, dışardaki onca kalabalığın ortasında... Kimseye de anlatamıyorum... paylaşamıyorum...
neyse, nerden başladım nereye bağladım :)) KAR denen çılgın virüs insana neler yapabiliyor işte gördünüz... Bu arada annemle görüştüm annemin de içindeki çocuk ölmemiş... o kadar sevindim ki anlatamam... Kar yağdı diye o kadar sevinmiş ki 2 gündür dilinden düşürmüyor...
Ey kar sen nelere kadirsin....

2 yorum:

Goddess Artemis dedi ki...

Hoşgeldin, yine yeni yeniden! :o)

garip bir yalnızlık yaşıyorum kendi içimde, dışardaki onca kalabalığın ortasında... Kimseye de anlatamıyorum... paylaşamıyorum...

demişsin ya... Yanılıyorsun! Anlatabileceğin bir yer var: Burası! Seni yargılamadan dinleyecekler de var: Bizler!

Haydi bakalım, bununla açılışı yaptın. Arayı soğutmadan yeni yazılarını bekliyoruz :o)

gölge dedi ki...

Teşekkür ederim arkadaşım... en kısa zamanda yazacağım... senin de yazılarını bekliyorum... yazmadığıma bakma hala okuyorum....